Hspace, bir görüntünün sağ ve sol tarafına tamponboşluk yerleştirmek için kullanılmaktadır. İlk defa Netscape tarafından kullanılan hspace ve vspace nitelikleri, satır için bir görüntünün çevresine tampon boşluk yerleştirmek amacıyla kullanılmaktadırlar. Bir zamanlar küçük bir kız yaşarmış. Anneannesi ona hediye olarak kırmızı bir başlık dikmiş. Kız bu başlığı çok sevmiş ve her zaman taktığı için herkes ona Kırmızı Başlıklı Kız dermiş. Bir gün annesi, "Anneannene yiyecek götür, ama sakın yoldan sapma!" diye tembihlemiş. Kırmızı Başlıklı Kız, sepeti alıp ormana doğru yola çıkmış. Ormanda karşısına kurnaz bir kurt çıkmış. Kurt, nereye gittiğini sormuş. Masum kız, "Anneanneme gidiyorum," demiş. Kurt, anneannenin evini öğrenince onu oyalamak için, "Şu çiçeklere baksana, çok güzel değil mi?" demiş. Kız, çiçek toplamak için yoldan sapınca kurt, anneannenin evine kızdan önce varmış. Anneanneyi kandırıp onu bir dolaba kilitlemiş ve kılığına girerek yatağına yatmış. Kırmızı Başlıklı Kız eve geldiğinde, anneannesine benzeyen ama tuhaf görünen kurtla karşılaşmış. "Anneanne, kulakların ne kadar büyük!" demiş. Kurt, "Seni daha iyi duymak için," diye yanıtlamış. "Anneanne, gözlerin ne kadar büyük!" demiş. Kurt, "Seni daha iyi görmek için," demiş. "Anneanne, dişlerin ne kadar büyük!" dediğinde ise kurt, "Seni yemek için!" diyerek kızı yakalamış. Ama tam o sırada, oradan geçen bir avcı, kızın çığlıklarını duymuş. Eve girip kurdu yakalamış, anneanneyi kurtarmış ve her şey yoluna girmiş. Kırmızı Başlıklı Kız, bir daha asla yoldan sapmamaya söz vermiş. ALPACA Hspace bir görüntünün sağ ve sol tarafına tampon boşluk yerleştirmek için kullanılmaktadır. Vspace ise bir donatı veya görüntünün üst ve alt tarafına tampon boşluk yerleĢtirmek için kullanılmaktadır. Metne göre görüntünün bulunduğu yerin daha uygun bir şekilde nasıl düzenlenebileceği ve metnin olması gereken yerde kesilmesinin sağlanması gibi unsurlarda oldukça önemlidir. Bir zamanlar, ormanın kenarındaki bir kulübede Hansel ve Gretel adında iki kardeş yaşarmış. Babaları bir oduncuymuş, ancak üvey anneleri çok kötü bir kadınmış. Aile fakirlik içinde yaşadığı için üvey anne, bir gün babaya, "Çocukları ormanda bırakmalıyız, yoksa hepimiz açlıktan öleceğiz!" demiş. Babaları önce karşı çıksa da sonunda razı olmuş. Hansel, üvey annenin planını gizlice duymuş. Ormana giderken cebine küçük çakıl taşları doldurmuş. Yolda yürürken taşları yere serpiştirerek iz bırakmış. Ertesi sabah ormanda yapayalnız kalan kardeşler, ay ışığında taşları takip ederek eve dönmeyi başarmış. Ancak üvey anne pes etmemiş. Bir gece yine çocukları ormana götürmeye karar vermiş. Bu kez Hansel taş toplayamamış, çünkü üvey anne kapıyı kilitlemiş. Yolda Hansel ekmek kırıntıları serpiştirmiş, ama sabah olunca kuşların kırıntıları yediğini fark etmişler ve izlerini kaybetmişler. Ormanda gezinirken, şekerden yapılmış bir ev görmüşler. Aç ve yorgun olan kardeşler, evin çatısından ve duvarlarından yemeye başlamışlar. Ancak bu ev, kötü kalpli bir cadıya aitmiş. Cadı onları yakalayıp evine almış. Gretel’i ev işlerine zorlamış, Hansel’i ise bir kafese kilitleyip beslemeye başlamış. Amacı Hansel'i şişmanlatıp yemekmiş. Her gün cadı, Hansel'in parmağını kontrol eder, ama Hansel, ona bir tavuk kemiği uzatırmış. Cadı yaşlı olduğundan parmağı sandığı kemiğin hala ince olduğunu düşünürmüş. Ancak bir gün sabrı tükenmiş ve "Bugün seni pişireceğim!" demiş. Gretel’den fırını hazırlamasını istemiş. Ancak Gretel, “Fırının sıcak olup olmadığını anlamıyorum,” diyerek cadıyı kandırmış. Cadı, fırına eğilip kontrol ederken Gretel onu itip fırına kapatmış ve kapıyı kilitlemiş. Cadı orada yok olmuş. Hansel ve Gretel, evde cadının sakladığı altınları bulmuş ve eve dönmek için yola koyulmuşlar. Babaları onları büyük bir mutlulukla karşılamış. Kötü kalpli üvey anneleri ise o sırada evden gitmiş. Artık fakirlikten kurtulmuş ve mutlu bir hayat sürmüşler.